Herkese sağlıklı , huzurlu haftalar dilerim . Kış kapımıza dayandı,mevsim ,sıcacık çorba içme zamanı :) "Mantılı Tarhana Çorbası"nı hemen hazırlayın istedim. Kış hazırlıklarında herkes tarhanasını hazırladı zaten yapılması gereken çok kolay; Çorba tenceresinde 1 yemek kaşığı tereyağını eritmeye başlayın, üzerine 1 tatlı kaşığı salça (domates veya biber) ekleyin hafif kavurun sonra 5 su bardağı içme suyu ekleyin ardından 2,5 yemek kaşığı tarhanayı ekleyin.Devamlı karıştırarak çorbayı pişirin.Daha sonra 2-3 yemek kaşığı mantıları ekleyin.(bir kaşığa kırk tane sığabilen küçük mantılardan)Mantılar pişince servis edebilirsiniz. Sağlıklı,huzurlu bol bereketli sofralarda tatlı sohbetleriniz olsun ,en kısa sürede görüşmek dileğiyle . Beni, İNSTAGRAM hesabımdan takip edebilirsiniz.
27 Ekim 2014 Pazartesi
REDMOND "MULTİCOOKER"
Geçtiğimiz hafta, Sevgili Filiz'in daveti ile Türkiye de henüz yeni tanınmaya başlayan REDMOND etkinliğine katıldım . Bende, çok amaçlı pişirme özelleğine sahip.
Multicooker aleti bizzat denedim ,test ettim . EKS.mutfakta gerçekleşen etkinlikte , her grubun , Redmond'un değişik modellerini kullanarak, farklı lezzetler hazırlandığı çok keyifli bir etkinlik oldu:)
REDMOOND çok amaçlı pişirici"Multicooker"i kullanmak oldukça kolay .
Bengü'm ile birlikte "Karidesli salata" ve "Sebze Çorbası" hazırladık . Aşağıda reçeteye bakabilirsiniz . Keyifli etkinliğin sonunda her birimizin hazırladığı lezzetleri şölen tadında yedik:)inanın , hepsi muhteşem lezzetler olmuşlardı . Redmond gerçekten tek kelimeyle çok başarılı bir alet . Sağlıklı lezzetler hazırlarken bir taraftan zamandan tasarruf ediyorsunuz, üstelik parçaları bulaşık makinasında yıkanabiliyor.İleri ki zamanlarda Redmond ile denediğim lezzetleri sizlerle paylaşacağım lütfen takipte kalın. Harika aleti tanımama fırsat veren sevgili Filiz'e ve Redmond Türkiye'ye çok teşekkür ederim.
Multicooker aleti bizzat denedim ,test ettim . EKS.mutfakta gerçekleşen etkinlikte , her grubun , Redmond'un değişik modellerini kullanarak, farklı lezzetler hazırlandığı çok keyifli bir etkinlik oldu:)
REDMOOND çok amaçlı pişirici"Multicooker"i kullanmak oldukça kolay .
Bengü'm ile birlikte "Karidesli salata" ve "Sebze Çorbası" hazırladık . Aşağıda reçeteye bakabilirsiniz . Keyifli etkinliğin sonunda her birimizin hazırladığı lezzetleri şölen tadında yedik:)inanın , hepsi muhteşem lezzetler olmuşlardı . Redmond gerçekten tek kelimeyle çok başarılı bir alet . Sağlıklı lezzetler hazırlarken bir taraftan zamandan tasarruf ediyorsunuz, üstelik parçaları bulaşık makinasında yıkanabiliyor.İleri ki zamanlarda Redmond ile denediğim lezzetleri sizlerle paylaşacağım lütfen takipte kalın. Harika aleti tanımama fırsat veren sevgili Filiz'e ve Redmond Türkiye'ye çok teşekkür ederim.
KullanılacakCihaz M 4515 - Karides Salata
Malzemeler
·
Çeri Domates
·
Akdeniz Yeşilliği
·
Karides
·
Permasen Peyniri
·
Zeytinyağı
·
15 ml Soya sosu
·
Tuz (isteğe göre)
YemeğinTarifi
Karidesleri yıkayarak temizleyin. Sebzeleri ve peyniri 0,5–1
cm’lik küpler şeklinde kesip marul yapraklarını elle parçalayın. Çok
fonksiyonlupişiricinin içine 10 ml yağ döküp karidesleri koyun. Çok
fonksiyonlupişiricinin çalışma modunuFRY, pişirme
süresini 10 dakika olarakayarlayın. Kapağı kapatmadan hafiften
karıştırarak pişirin. Programınbitmesinden 2 dk. önce soya sosunu ekleyin ve
karıştırın. Çalışma modubitinceye kadar pişirin. Hazır karidesleri soğutup
sebze, peynir ve marulyaprakları ile karıştırın, tuz ve zeytinyağı ilave edin.
Kullanılacak cihaz M 4506
- Sebze Çorbası
Malzemeler
·
Brokoli
– 200 gr
·
Karnabahar
– 200 gr
·
1
adet patates
·
1
adet havuç
·
0.800
lt su
·
Tuz
(isteğe göre)
·
3 yemek
kaşığı krema
Yemeğin Tarifi
Patates ve havucu 2 cm’lik küpler şeklinde kesin. Bütün
malzemeleri çok fonksiyonlu pişiricinin içine koyun, su dökün ve karıştırın.
Kapağı ve valfi kapatın. Çok fonksiyonlu pişiricinin çalışma modunuSOUP/BOIL
olarak, pişirme süresini 25 dakika olarak ayarlayın. Çalışma modu
bitinceye kadar pişirin, sonra valfi açıp buhar çıkmasını bekleyin. Hazır
çorbayı ayrı kaba dökün, blender ile homojen hale getirin. Çorbayı tekrar çok
fonksiyonlu pişiricinin içine dokun tuzunu ve kremayı ilave edin. SOUP BOIL
modunusecin .bir taşım kaynadıktan sonra CANCEL tuşuna basın.
25 Ekim 2014 Cumartesi
LUCİNA CAFE
İstanbul da yaşayıp sıkıntısız hayat süren mutlu olan var mı? çok koşturmalı metropollerde "evet ben her daim çok mutluyum "diyebilenlerin sayısı çok azdır diye tahmin ediyorum . Rutine bağlanmış hayatlarımız nefes almak için kendimize mutlaka ama mutlaka zaman ayırmamız şart.
Hafta başında ,Gülerimle biraz dertleşelim özlem giderelim diye sözleşmiştik. Aradı...
- "Ataşehir de seni harika bir kafe'ye getireceğim hazırmısın ? dedi."
-tamamdır , dedim ...
Eskiden bu kadar yaygın değildi şimdilerde metropollerde kafe kültürü gelişti çok da memnunum açıkçası . Her geçen gün büyüyen sosyal çevremizle nezih mekanlarda toplanmak günü keyifli hale getirmek harika oluyor elbette...
Lucina cafeye, ulaşmak hiç zor olmadı fakat bu kadar dingin bir mekan ile karşılaşacağımı hiç tahmin etmemiştim:)nezih ,şehrin gürültüsünden uzak muhteşem bir mekan. bir hayretimde lucina'nın patroniçesi Gamze hanımın ,genç azimli çalışkan özellikleri beni fethetti doğrusu. Bizi kapıda Miya Pr.sahibesi Burcu ve lucina cafenin sahibi Gamze hanım karşıladılar, tanışmaktan inanılmaz memnun olduğum bir kaç blogger arkadaşlar ile hoş sohbetler eşliğinde kahvaltıya başladık.:))
Masa, sıcak soğuk harika lezzetler ile donatılmıştı ancak; Gamze hanıma da sohbet esnasında söyledim "Bir mekana geldiğim zaman benim en dikkat ettiğim önceliğim güler yüz ,nazik karşılanmak" yazımın başında yazdığım gibi insanlar dinlenmek stres atmak için bir kafe'ye giderler gittikleri yerde artı stres yüklenmeği hiç kimse istemez , kendinizi huzursuz hissettiğiniz bir ortamda ne yemeğin nede ortamın güzelliğini farkedersiniz . Bu sebeple çalışan elemanları iyi seçmek çok önemlidir"
Gamze hanım, tüm günü kafede geçirdiğini elemanları ve müşterileri ile tek tek ilgilendiğini söyledi buradan bir kez daha alkışlıyorum kendisini.
İşte, tam bu mantık ile yola çıkmış Lucina Kafe, şimdi siz, kendiniz ile baş başa mı kalmak istiyorsunuz ?, arkadaşlarınız ile bir kahve mi ?içmek istersiniz, dostlarla keyifli bir akşam yemeği mi? yemek istersiniz, doğum günü , bebek partileri mi? yapmak istersiniz,iş toplantısı mı ? yapmak istersiniz . Veya, Sunay Akın'ın dediği gibi... her ne kadar bakkallar kalmasa da:)) markete diye çıkın evden, gidin LUCİNA CAFE de bir güzel dinlendirin bünyenizi de,ruhunuzu da...
İşte,hepsinin adresi gönül rahatlığı ile söyleyebilirim ki , Lucina Kafe bütün bunlar için en güzel mekan.
Bir zamanlar çok popülerdi reyting almış dizilerin mekan çekim yerlerini ziyaret etmek:)evet ,efenim burada sevilen dizilerden " Med-cezir ve aramızda kalsın" yakın zamanda çekimleri olmuş bilin istedim:)) Gamze Hanım'a, akşam yemeği spesiyaliteler için neleri önerirsiniz sorusuna "Bademli Somon Balığını "önerdiler, ben de çok severim doğrusu:)) bir gün ,çekirdek ailemi alıp gideceğim çok sevdim burayı:))
En kısa sürede tekrar görüşünceye kadar sağlıklı sevgi ile kalın...
Hafta başında ,Gülerimle biraz dertleşelim özlem giderelim diye sözleşmiştik. Aradı...
- "Ataşehir de seni harika bir kafe'ye getireceğim hazırmısın ? dedi."
-tamamdır , dedim ...
Eskiden bu kadar yaygın değildi şimdilerde metropollerde kafe kültürü gelişti çok da memnunum açıkçası . Her geçen gün büyüyen sosyal çevremizle nezih mekanlarda toplanmak günü keyifli hale getirmek harika oluyor elbette...
Lucina cafeye, ulaşmak hiç zor olmadı fakat bu kadar dingin bir mekan ile karşılaşacağımı hiç tahmin etmemiştim:)nezih ,şehrin gürültüsünden uzak muhteşem bir mekan. bir hayretimde lucina'nın patroniçesi Gamze hanımın ,genç azimli çalışkan özellikleri beni fethetti doğrusu. Bizi kapıda Miya Pr.sahibesi Burcu ve lucina cafenin sahibi Gamze hanım karşıladılar, tanışmaktan inanılmaz memnun olduğum bir kaç blogger arkadaşlar ile hoş sohbetler eşliğinde kahvaltıya başladık.:))
Masa, sıcak soğuk harika lezzetler ile donatılmıştı ancak; Gamze hanıma da sohbet esnasında söyledim "Bir mekana geldiğim zaman benim en dikkat ettiğim önceliğim güler yüz ,nazik karşılanmak" yazımın başında yazdığım gibi insanlar dinlenmek stres atmak için bir kafe'ye giderler gittikleri yerde artı stres yüklenmeği hiç kimse istemez , kendinizi huzursuz hissettiğiniz bir ortamda ne yemeğin nede ortamın güzelliğini farkedersiniz . Bu sebeple çalışan elemanları iyi seçmek çok önemlidir"
Gamze hanım, tüm günü kafede geçirdiğini elemanları ve müşterileri ile tek tek ilgilendiğini söyledi buradan bir kez daha alkışlıyorum kendisini.
İşte, tam bu mantık ile yola çıkmış Lucina Kafe, şimdi siz, kendiniz ile baş başa mı kalmak istiyorsunuz ?, arkadaşlarınız ile bir kahve mi ?içmek istersiniz, dostlarla keyifli bir akşam yemeği mi? yemek istersiniz, doğum günü , bebek partileri mi? yapmak istersiniz,iş toplantısı mı ? yapmak istersiniz . Veya, Sunay Akın'ın dediği gibi... her ne kadar bakkallar kalmasa da:)) markete diye çıkın evden, gidin LUCİNA CAFE de bir güzel dinlendirin bünyenizi de,ruhunuzu da...
İşte,hepsinin adresi gönül rahatlığı ile söyleyebilirim ki , Lucina Kafe bütün bunlar için en güzel mekan.
Bir zamanlar çok popülerdi reyting almış dizilerin mekan çekim yerlerini ziyaret etmek:)evet ,efenim burada sevilen dizilerden " Med-cezir ve aramızda kalsın" yakın zamanda çekimleri olmuş bilin istedim:)) Gamze Hanım'a, akşam yemeği spesiyaliteler için neleri önerirsiniz sorusuna "Bademli Somon Balığını "önerdiler, ben de çok severim doğrusu:)) bir gün ,çekirdek ailemi alıp gideceğim çok sevdim burayı:))
En kısa sürede tekrar görüşünceye kadar sağlıklı sevgi ile kalın...
24 Ekim 2014 Cuma
MİSKET KURABİYE
Herkese en derin sevgiler ve selamlar . Çok uzun zaman oldu koca bir yaz geçti gitti . Bayramlar geldi geçti , neyse ki , sonbaharın ikinci ayı bitmeden yeniden sizlerleyim:) Aslında İNSTAGRAM dan beni takip edenler boş durmadığımı biliyorlar . İnstagram , yemek reçeteleri konusunda engin bir deniz arkadaşlar . O kadar çok paylaşım var ki ,bu sebeple bloglar sanıyorum unutulacak): fakat ben "Bu kubbede hoş bir sada bırakmak" tariflerimi arşivlemek ,mutfağı gençlere sevdirmek öğretebilmek ve blog yazmaya başlama amacımı unutmadan inciyemek blog sayfamdan yazmaya devam edeceğim:)
lafı ilk günden fazlaca uzatmadan, yeni reçetem şiddetle önereceğim bir kurabiye
tarifi ,hazırlaması üstelik çok kolay , kurabiye hamuru belki de hepinizin bildiği "Tarçınlı ,fındıklı kurabiye" hamuru gibi fakat bu kurabiye piştikten sonra pudra şekeri ve nişastaya bulanıyor . Kurabiyenin son aşaması benimde ilgimi çektiği için denedim. Kaynak instagram ancak kimden aldığımı bilmiyorum): Tarifime geçmeden önce hepinize sağlıklı , sevdiklerinizle bereketli sofralarda bol muhabbetli hafta sonları dilerim...
Malzemeler:
250 gr tereyağ (oda ısısında)
1 su bardağı sıvıyağ
1 tane yumurta
1 paket kabartma tozu
aldığı kadar un
Hazırlanması:
Aldığı kadar un sizi hiç endişelendirmesin zira çabucak toparlanan bir hamur oluyor . Tüm malzemeleri karıştırarak hamur hazırlıyorsunuz . Unu kaşık, kaşık ilave edin böylece hamur yoğurma aşamasında bir sorun çıkmamış olur. Hazırladığınız kurabiye hamurundan fındık kadar parça koparıp yuvarlayın . Pişirme kağıdı serilmiş tepsiye dizin . Önceden ısıtılmış 160 derecedeki fırında hafif rengi dönünceye kadar pişirin . Kurabiyenin altı hafif pembe olunca fırından alabilirsiniz . Kurabiyelerin biraz soğumasını bekleyin kırılmasın ,ılındığı zaman ;
1 su bardağı pudraşekeri
1 su bardağı buğday nişastası
Büyükçe bir tasın içinde ,pudra şekeri ve nişastayı eleyerek karıştırın . Kurabiyeleri bu karışıma bol bol bulayın ve servis edeceğiniz tabağa dizin . Kurabiye kutunuzda çok uzun zaman bozulmadan bekleyebilen bir kurabiye oluyor. Mutlaka denemeniz dileğiyle.
Afiyet Olsun...
lafı ilk günden fazlaca uzatmadan, yeni reçetem şiddetle önereceğim bir kurabiye
tarifi ,hazırlaması üstelik çok kolay , kurabiye hamuru belki de hepinizin bildiği "Tarçınlı ,fındıklı kurabiye" hamuru gibi fakat bu kurabiye piştikten sonra pudra şekeri ve nişastaya bulanıyor . Kurabiyenin son aşaması benimde ilgimi çektiği için denedim. Kaynak instagram ancak kimden aldığımı bilmiyorum): Tarifime geçmeden önce hepinize sağlıklı , sevdiklerinizle bereketli sofralarda bol muhabbetli hafta sonları dilerim...
Malzemeler:
250 gr tereyağ (oda ısısında)
1 su bardağı sıvıyağ
1 tane yumurta
1 paket kabartma tozu
aldığı kadar un
Hazırlanması:
Aldığı kadar un sizi hiç endişelendirmesin zira çabucak toparlanan bir hamur oluyor . Tüm malzemeleri karıştırarak hamur hazırlıyorsunuz . Unu kaşık, kaşık ilave edin böylece hamur yoğurma aşamasında bir sorun çıkmamış olur. Hazırladığınız kurabiye hamurundan fındık kadar parça koparıp yuvarlayın . Pişirme kağıdı serilmiş tepsiye dizin . Önceden ısıtılmış 160 derecedeki fırında hafif rengi dönünceye kadar pişirin . Kurabiyenin altı hafif pembe olunca fırından alabilirsiniz . Kurabiyelerin biraz soğumasını bekleyin kırılmasın ,ılındığı zaman ;
1 su bardağı pudraşekeri
1 su bardağı buğday nişastası
Büyükçe bir tasın içinde ,pudra şekeri ve nişastayı eleyerek karıştırın . Kurabiyeleri bu karışıma bol bol bulayın ve servis edeceğiniz tabağa dizin . Kurabiye kutunuzda çok uzun zaman bozulmadan bekleyebilen bir kurabiye oluyor. Mutlaka denemeniz dileğiyle.
Afiyet Olsun...